Çayır: Hedefimiz Devler Ligi

C Spor 31.03.2004

ELENA DEMİRYÜREK

Başarılı bir voleybol kariyerinin ardından teknik patronluğa soyunan ve sporcuları için antrenörden çok bir ağabey, bir baba gibi olan Halk Bankası Erkek Voleybol Takımı'nın antrenörü Mustafa Çayır , daha çok geri planda kalmayı tercih ediyor. Şampiyonlar Ligi'ne katılmayı ve burada başarılı olarak istenileni vermeyi hedefleyen Çayır, şimdilerde ligde lider olmanın verdiği keyfi yaşıyor ve Dörtlü Final'de rakiplerini geçerek Avrupa voleyboluna takımının başarısını kanıtlamak istiyor. Yaptığımız söyleşide kendisinin bununla beraber de ekibinin isteklerini, kişinin inanç özgüveni ile bir takımın nasıl Avrupa standartlarına geldiğinin öyküsünü bu başarının mimarından öğrendik.
Voleybolunun kendi hayatında büyük bir yeri olduğunu açıklayan Mustafa Çayır, bu spora olan ilgisinin nasıl başladığını şöyle anlattı: ''Çankırı Lisesi'nde okuduğum yıllarda tüm arkadaşlarım gibi ben de bir sporla uğraşma ihtiyacı duydum ve voleybol takımına katıldım. O dönemde bu sadece benim için bir hobiydi. Ama sonrasında bu sporun benim için nasıl bir tutku haline geldiğini gördüm. Voleybola olan bu tutkum benimle beraber gelişti ve büyüdü. Sporculuk kariyerimi Halk Bankası'nda noktaladım.''
Sporculuk hayatının sona ermesiyle bu spora olan sevgisinin bitmediğini belirten Çayır, sporculuktan antrenörlüğe geçişi için ise şunları söyledi: ''Antrenörlüğe Kredi Yurtlar Kurumu Bayan Voleybol Takımı'nda başladım. Sonrasında Halk Bankası'nda şimdilerde Voleybol Federasyon Başkanımız da olan Hüsnü Can 'ın yardımcı antrenörlüğünü yaptım. Hüsnü Can'ın ayrılmasıyla birlikte bana teklif edilen antrenörlük görevini kabul etmedim. Çünkü henüz hazır olduğumu düşünmüyordum ve takımın başına Hubart Wagner getirildi. Onunla bir dönem çalıştıktan sonra kendisiyle anlaşılamadı ve yerine Rus Ulusal Takım Antrenörlüğü de yapmış olan Valery Krigel getirildi ve onunla da şampiyonluk gururunu yaşadık. Krigel'in ayrılmasının ardından da takımın başına ben geçtim. Sonrasında ise Halk Bankası'yla üç yıl şampiyon olduk.''
Uzun yıllar süren Halk Bankası serüveninin ardından Kredi Yurtlar Kurumu'nu çalıştıran Mustafa Çayır, buradaki başarılarını ise ''Kredi Yurtlar İkinci Lig'de mücadele eden bir takımdı. Başına geçtiğim dönemde gerek sporcularım, gerek yöneticilerimiz, gerek takımın destekçileri olan taraftarlar ve gerekse ben başarıya inandık. Bu sayede de Birinci Lige çıkmayı başardık. Birinci Lig'e yükseldiğimiz yıl sezonu altıncı sırada tamamladık'' şeklinde açıkladı.
Kariyerinde sayısız başarı yaşayan Mustafa Çayır, Kredi Yurtlar Kurumu'nun ardından bir yıl Emlak Bankası Bayan Takımı'nın antrenörlüğünü yaptı ve bu ekiple de ligde ikinci sırada yer aldı. Sonrasında yine aynı takımın bu kez erkek voleybol takımını çalıştırdı ve üç yıl boyunca ilk üçte yer almasını sağladı. Bu takımdan da ayrıldıktan sonra İller Bankası Bayan Takımı'nı geçtiğimiz yıl üçüncülük kürsüsüne çıkarttı. Bu kadar başarının ardından antrenörlüğe başladığı yer olan Halk Bankası Voleybol Erkek Takımı'nın başına geri dönen Mustafa Çayır bu sezonu şöyle değerlendiriyor: ''Bu takımı çalıştırmaya başladığımda kadroyu kendim oluşturdum. Şu anda geçen yıldan hiç kimse bu takımda yer almıyor. Voleybol konusunda söz sahibi olan bir çok insan bu yaptığımın delilik olduğunu sandı. Çünkü birbirini tanımayan insanlardan, şampiyon bir takımın çıkacağına ihtimal vermediler. Evet biraz risk aldığımı kabul ediyorum. Ama çok iyi bir seçim yapmışım. Çünkü ben birbirlerini tanımayan ancak gerek voleybol yapıları gerekse de kişilikleri birbirlerine uyan sporcuları bir araya getirdim. Ancak başarı için sadece iyi bir ekip değil o ekibi uygun şekilde çalıştırmak da önemli.''
Takımın liderliğini ve uzun süre yenilgisiz olarak kalmanın öyküsünü ''Ekibimin birbirini tanımadığı doğrudur. Ancak ben hepsini tanıyarak ve onlara inanarak takımıma dahil ettim. Bunun dışında yaptığımız en önemli şey saatlerce çalışmaktı. Günde altı saat antrenman yapıyoruz. Bunu gerçekleştirebilen ekip sayısının çok az olduğunu düşünüyorum'' diye anlattı.

Motivasyon önemli

Motivasyonun sporcu ve takımın bütünlüğü için ne kadar önemli olduğuna değinen başarılı teknik adam, antrenörlerin her şeyden önce takımlarını ve ekibinde yer alan oyuncunun psikolojisini özümsemesi gerektiğine inanıyor. Mustafa Çayır, bu bilinçle hareket edildiğinde başarının kendiliğinden geleceğine değiniyor. Takımın ve doğal olarak da kendi hedeflerini şöyle açıklıyor: ''Benim tek hayalim bu takımla birlikte Şampiyonlar Ligi'ne çıkmak. Bununla beraber de Ankara'da bir Şampiyonlar Ligi Finali oynatmak ve oradaki seyirciye bu atmosferi yaşatmak istiyorum. Biliyorum ki eğer Şampiyonlar Ligi'ne katılabilirsek orada başarılı olacağız ve Türkiye'ye erkek voleybolunda da büyük bir zafer yaşatacağız. Tek dileğim bunu başarabilmek. İnanıyorum ki bu ekip o kupayı alabilecek güçte.''

Sponsorluk yasası çıkmalı

Kariyerinde 5 Lig Şampiyonluğu, 4 Türkiye Kupası ve 5 Cumhurbaşkanlığı Kupası kazanan başarılı teknik adam bir spor salonlarının olmamasının eksikliğini ise şöyle anlatıyor: ''Salon konusunda problem yaşıyoruz. Halk Bankası'na ait bir spor salonunun olmaması beni üzüyor. Bunun tek çözümü ise sponsorluk yasasının çıkması. Eğer bu yasa yürürlüğe girerse bizim de bir salonumuz olacak. Çünkü biz bir devlet kurumuyuz, maddi gücümüz belli. Ben takımımı diğer takımların neredeyse yarı fiyatına kurdum. Yabancı oyuncularımız da çok büyük paralara transfer edilmedi. Yani biz, az parayla çok iyi bir takım kurmayı başardık.''

Seyircinin etkisi büyük

Başarılarında ekibinin olduğu kadar seyircilerinin de büyük etkisinin olduğunu belirten Çayır, Halk Bankası çalışanlarının da voleybola olan ilgisinin nasıl arttığına dikkat çekiyor ve ''Banka çalışanlarımız, müdürümüzden personelimize kadar herkes Ankara'da maçımız olduğu gün aileleriyle, arkadaşlarıyla ve yakınlarıyla maçımızı izlemeye geliyor. Bu hem bizim motivasyonumuz için hem de insanların voleybola alışmaları için büyük bir şans. Aileleriyle birlikte maçı izlemeye gelen çocuklar bu spora merak sarıyor ve oynamaya başlıyor. Dahası voleybol oynamasa bile bu sporla ilgili bir fikre sahip oluyor. Yani spor kültürü gelişiyor'' diye anlattı.
Çayır, özellikle bayanların bu spora olan ilgisinden çok memnun olduğunu ve taraftarlarının bir çoğunun bayan olduğunu ifade ederek şunları söylüyor: ''Maç günleri Selim Sırrı Spor Salonu'na girdiğinizde parfüm kokuları her yeri kaplıyor. Değişik bir atmosfer ortaya çıkıyor. Bayanların ilgisinin günden güne bu spora daha da artması çok güzel ve Türk voleybolunun geleceği için çok önemli.''