Merhabalar...

Şu anda Elena Demiryürek'in blog'unda bulunuyorsunuz... Burada benim yazılarımı, röportajlarımı bulabilirsiniz... Fotoğraflarlara gün gelecek zenginleşecek bu blog ama şimdilik zamanı var... Hepinize geldiğiniz için teşekkür ederim

21 Eylül 2007 Cuma

Son durak Eczacıbaşı

C Spor 21.01.2004

ELENA DEMİRYÜREK


Barbara Ruzic doğuştan sporcu... Kendisi gibi sporcu olan babası ile birlikte 12 yaşından beri voleybol oynuyor. Japonya'da profesyonelliğe adım attığında 17 yaşındaydı. Ancak Barbara bu sezon ya da gelecek yılın sonunda voleybola veda etmeye hazırlanıyor. Çünkü o artık bebeğine ve voleybolcu eşine daha çok zaman ayırıp, anneliğin keyfine varmayı istiyor. İtalya'dan Japonya'ya uzanan spor yolculuğunun son durağının Türkiye olmasını arzulayan Barbara, 30 yaşına varmadan ikinci kez anne olmayı hedefliyor.
- Eşiniz, kızkardeşiniz, babanız, hep birlikte Türkiye'ye transfer oldunuz. Bu transferi biraz anlatır mısınız?
- Bebek yüzünden voleybola iki yıl ara vermek zorunda kaldım. Eşime ve babama Türkiye'den teklif gelince bu fırsatı değerlendirdik ve ben de onlarla beraber buraya geldim. Bizim bir aile olarak tek amacımız beraber olabilmek. En iyi çözüm hep beraber Türkiye'ye gelmekti.
- Babanızla çalışmanın avantajları ve dezavantajları nelerdir?
- 12 yaşımdan beri babam benim aynı zamanda antenörüm. Başka bir antrenörle hiç çalışmadım. Bu nedenle de onunla çalışmanın iyi veya kötü olduğunu söyleyemeyeceğim. O her zaman sahada benim patronum.
- Bu durum takım içinde sorun yaratıyor mu?
- Böyle bir şey olacağını hiç sanmıyorum. Babam antrenmanlarda ve maçlarda benim koçum, olaya profesyonel açıdan yaklaşıyorum. Takım arkadaşlarımın da bunu sorun yapmayacağını düşünüyorum. Çünkü herkes işini yapmaya çalışıyor.
- Türk voleybolunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Voleybol, bayan ulusal takımı sayesinde Türkiye'de gerçekten aşama kaydetti. Ulusal takımın pek çok sporcusu da zaten Eczacıbaşı'nda forma giyiyor. Herkes birbirine alışık. Türkiye'deki voleybol yükseliyor.
- Hem anne, hem de çalışan bir kadınsınız. Bu yaşamınızı nasıl etkiliyor?
- Annelik ve spor benim için zor olmuyor. Çünkü annem bebekle ilgileniyor. Eşim de ben de deplasmanlara gitmek zorunda kalıyoruz. Annemin desteği olmazsa altından kalkabilir miydim bilemiyorum. Ama bildiğim bir tek şey varsa, çok çalıştığınız zaman herşeyi başarabilirsiniz.
- Kızınızın sporcu olmasını istiyor musunuz?
- Eşim ve ben de onun sporla ilgilenmesini istiyoruz. Ama günün birinde ''Ben başka bir meslek yapmak istiyorum'' derse buna da karşı çıkacağımızı sanmıyorum.
- 13 numaralı formayı giyiyorsunuz. Avrupalı pek çok sporcu bundan kaçınır. Biraz batıl inanç da diyebiliriz. Siz nasıl oldu da 13 numaralı formayı giyiyorsunuz?
- Ben tüm yaşamım boyunca 8 numaralı formayı giydim. Ama Eczacıbaşı'na geldiğimde bu formayı Mesude 'nin giydiğini gördüm. Ben de kocamın giydiği 13 numaralı formayı tercih ettim.
- Hangi ülkede oynamayı tercih edersiniz?
- İtalya'da voleybol ve voleybolcular üst düzeyde. Kaliteleri kesinlikle tartışılmaz. Ama en çok nerede eğlendin diye sorarsanız, orası Japonya. Japonya'da kendimi daha güçlü hissediyordum. Çünkü oradaki tek yabancıydım. Fiziksel açıdan çok zorlayan bir ligleri var. Türkiye için pek birşey söyleyemeyeceğim. Çünkü burada çok yeniyim.
Şans gerekli
- Eczacıbaşı'nın yurtdışındaki performansını nasıl buluyorsunuz?
- Başarılı bir takımız. İyi sonuçlar almayı ve başarı kazanmayı umuyorum. Karşılaşacağımız takımlar Avrupa'nın en iyisi. İyi bir kalitemiz var. Ama ne olursa olsun herşeyden önce şansa ihtiyacımız olacak.
- Türkiye'yi için neler söyleyeceksiniz?
- Türkiye'yi fazla gezme fırsatı bulamadım. Çünkü eşim de ben de antrenmanlar ve maçlar nedeniyle çok yoruluyoruz ve genellikle evde vakit geçiriyoruz. Ama güzel bir ülke olduğunu düşünüyorum.
- Türk yemekleri...
- Türk yemeği şimdiye kadar yemedim. Çünkü annem yanımızda ve yemekleri de o pişiriyor.
- Voleybolu ne zaman bırakmayı düşünüyorsunuz?
- Belki bir sezon daha oynayacağım. Ama bildiğim bir şey varsa, 30 yaşımda hala voleybol oynamak istemediğimdir. İkinci çocuğumu yapmayı hedefliyorum. 17 yaşımdan bu yana profesyonel voleybolcuyum ve artık hem bedenen, hem de ruhen yoruldum. Bir sezon sonra aktif spor yaşantıma nokta koymak istiyorum.

Hiç yorum yok: