Futbolun ilahları

Cumhuriyet Pazar Dergi 02.01.2005

ELENA DEMİRYÜREK

İnsanoğlu dünyaya geldiği günden bu yana hep iki şeyi aradı: Mükemmellik ve ölümsüzlük. Başlangıçta mağaralarda yaşadıkları için iyi avcı olmaları, dayanıklılıkları mükemmeli belki de veriyordu onlara. Ancak çağlar ilerleyip insanlık sanatla tanışınca her şey değişti. Çünkü insan kafasındakini yaratmaya başladı. Helenistik dönemde mükemmel insan da şekilsel olarak ortaya çıktı. Birçok heykeltıraş kafalarındaki ütopik erkek ve kadınları mermere kazıdı. Bazıları günümüze kadar kaldı. Mükemmel erkek figürü neydi peki? Apollon'un atletik vücudu, çıkık elmacık kemikleri miydi? İşte insanoğlu bu soruya binlerce yıldır yanıt bulmaya çalışılıyor.
21. yüzyıla gelindiğinde ise durum biraz farklı... İnsanlar artık Apollon'a ya da Afrodit'e inanmıyorlar. Ancak bu mükemmeli aramadıkları anlamına gelmiyor. Estetik cerrahisi bu bağlamda insanları o mükemmele yaklaştırmak için adeta fazla mesai yapıyor.
Şimdilerde dünya neredeyse bir adamı konuşuyor. Onu sevenlerin, sevmeyenlerin, idol olarak kabul edenlerin buluştuğu tek bir nokta var: Yakışıklılığı. O, yaşam şekli, aile babası kimliği, saçları, futbolu, özel hayatı ve eşi ile dünyanın gündeminden hiç düşmüyor. Kimden mi söz ediyoruz tabii ki David Beckham'dan...
Beckham, belki de insanın mükemmellik arayışına son yıllarda en iyi cevap veren ünlü isim. Futbolu ile birçok gence örnek olurken, yaşam tarzı, eşi ile olan ilişkileri ve fiziği ile genç kız ve kadınların gözdesi durumunda. O kadar ki kritik maçlarda kaçırdığı penaltılar bile hoş görülebiliyor ve kimse konu ile ilgili tek bir olumsuz söz etmiyor. Oysa aynı durumda başka bir futbolcu olsa takımında, hatta ülkesinde vatan haini ilan edilir. Beckham eşi eski Spice Girls üyesi Victoria'nın da yardımı ile en tepeye adını yazdırmayı başardı.

MARKA OLMAK ZOR DEĞİL...

Onun tanrılar katına çıkarıldığı 21. yüzyılda bu markaya benzemek isteyen ya da ister istemez benzetilen isimler var. Onlar kendi ülkelerinde yaşam tarzları, futbolu, saç stili ya da eşinin şarkıcı kimliği nedeni ile Beckham'la özdeşleştiriliyorlar. Four Four Two Dergisi dünyadaki Beckham adaylarını belirlemiş.
İçlerinden birçoğunu futbollarından dolayı biliyoruz. Ama biri var ki onu özel hayatından, giydiği ayakkabı markasına kadar tanıyoruz. Çünkü o bizden biri... Biraz hırçın, özel hayatı düzensiz... Ama 2002 Dünya Kupası'nda attığı altın golle hepimizin gönlünde taht kuran bir futbolcu: İlhan Mansız... Alman sevgilisi Nina ile ilişkileri uzun süre magazin basınımızdan düşmedi. Özellikle Beşiktaş'ın 100. yıl kutlamalarında yaptıkları dans hâlâ televizyonlardaki magazin programlarının VTR'lerinde yer alıyor. Başarılı yıldızın Dünya Kupası sonrası hem Türkiye'de hem de Uzak Doğu'da edindiği hayran kitlesi onu Beckham'a belki de bir adım daha yaklaştırdı. Japonya ve Kore'de o kadar büyük bir hayran kitlesi edindi ki bu ülkedeki genç kızlar turlarla Türkiye'ye gelmeye başladı. Bu Mansız'ı da etkiledi ve Beşiktaş'ın 100. yıl şampiyonluğu sonrası Japonya'nın Vissel Kobe takımına transfer olmayı kabul etti. Yeni takımına katılmak için bu ülkeye gittiğinde havaalanında binlerce genç kız tarafından karşılandı. Ancak Beckham gibi istikrarlı bir aile yaşamı sürdüremedi ve kızının da annesi olan Nina'dan ayrıldı. Onun için Uzakdoğu'nun Beckham'ı deniliyor.
Listedeki bir başka futbolcu ise karşı kıyıdan bir isim. Demis Nikolaidis... 31 yaşındaki futbolcu şu anda AEK'de oynuyor. Onu bu listeye sokan ilk şey ise Beckham'ın geçen dönemlerde kısacık kestirdiği saçlarını örnek alarak üst kısmını kabarık bırakarak ürettiği saç modeli. Ancak onun bu listede olmasının en büyük nedeni eşinin Yunanistan'ın dünyada neredeyse en tanınmış pop yıldızı Despina Vandi olması. Vandi o kadar popüler ki ilk çıktığında onun için yeni Shakira deniliyordu. Nikolaidis'in futbol yaşamı İspanya'ya kadar uzanıyor ancak geçirdiği sakatlıklar ve yaşadığı şanssızlıklar onu ülkesine ve AEK takımına geri döndürdü.

UKRAYNALI ANDRİ...

Listede bayanların bir başka hayran olduğu ve belki de bazılarının futbol seyretmesine neden olan bir isim var: 28 yaşında AC Milan takımının başarılı yıldızı Andri Shevchenko... Ukraynalı yıldız futbolcu listenin en tepesinde bulunuyor. Neden mi? Bunun aslında birçok sebebi var. Bunlardan ilki 28 yaşındaki yıldızın kendi özel kuaförünün olması ve gittiği hemen her yere onu götürmesi. Shevchenko 24 yaşındaki ABD profesyonel yüzücü ve model olan Kristen Pazik ile evli. Genç çift uzun süredir beraber ve mutlu bir beraberlikleri var. Shevchenko dünyanın en iyi forveti olarak görülüyor. Özellikle 2003'deki Şampiyonlar Ligi maçında attığı penaltı golü ile Milan'ın zafere ulaşmasına büyük katkıda bulundu. Shevchenko hem Avrupa'da hem de kendi ülkesinde futbolun en iyilerinden olarak görülüyor. O kadar çok seviliyor ki en büyük hayranlarından Girgio Armany onu podyuma çıkartmayı başardı ve koleksiyonunu onun tanıtmasını sağladı.
Portekiz'in Beckham'ı Cristiano Ronaldo'yu liste dışında tutmak neredeyse olanaksız. Başarılı yıldız henüz 19 yaşında. Manchester United'da forma giyiyor. Ronaldo, özellikle genç kızların gözdesi. Saç stili, giyim tarzı hayranlarının sayısını arttırıyor. Tabii yakışıklılığını da unutmamak gerekir. Genç yıldız Mario Jardel'in 17 yaşındaki kız kardeşi Jordana Jardel ile birlikte. İngiliz tabloid basını Jordana Jardel için "Henüz çok küçük" ve "şarkı söyleyemez" gibi atıflarda bulunuyor. Ronaldo özellikle Sir Alex Ferguson'un gözde genç futbolcularından. Manchester'da oynaması, potansiyeli, 7 numarayı giymesi, güzel bir kadınla beraber olması, hızlı arabaları sevmesi... Size de birini hatırlatmıyor mu?! Ronaldo, yeni neslin Beckham'ı olarak tanıtılıyor. Sizce de haklı değiller mi?
Liste işte böyle uzayıp gidiyor, kimler yok ki Japonya'dan Kazuyoshi Miura, Arjantin'den Franco Costanza, İsveç'ten Magnus Hedman, Almanya'dan Sebastian Deisler, Bosna Hersek'ten Alen Skoro, Hollanda'dan Rafael Van Der Vaart, İngiltere'den Allen Smith...
Futbol dünyanın en büyük sektörlerinden biri çünkü herkesin konuyla ilgili mutlaka bir fikri oluyor. Bu açıdan bakıldığında vitrinde yer alacak isimlerin göze hitap etmesi de gerekiyor. Çünkü insanoğlu kendisinde göremediğini gündemde olan insanlarda görmeye çok meraklı. Bu da reklam sektörünün bir başarısı olarak kabul edilebilir.