Merhabalar...

Şu anda Elena Demiryürek'in blog'unda bulunuyorsunuz... Burada benim yazılarımı, röportajlarımı bulabilirsiniz... Fotoğraflarlara gün gelecek zenginleşecek bu blog ama şimdilik zamanı var... Hepinize geldiğiniz için teşekkür ederim

21 Eylül 2007 Cuma

OKOCHA: Türkler'in kahramanıydım

C Spor 26.11.2003

ELENA DEMİRYÜREK

Jay-Jay Okocha adı Türk futbolseverlerce yakından biliniyor. Eintracht Frankfurt'tan Fenerbahçe'ye gelip iyi-kötü anılarla Fransa'nın Paris Saint Germain ekibine giden Nijeryalı yıldız, şu sıralar İngiltere'nin sıra ekibi Bolton Wanderers takımında forma giyiyor.

-Bolton ve Nijerya'nın kaptanı olmak nasıl bir duygu?
OKOCHA: Bu büyük bir onur. Sam Allardyce bana kaptanlık teklif ettiğinde çok gururlanmıştım. Şimdi ben de bu güvene layık olmaya çalışıyorum. Nijerya'nın kaptanı olmak ise ayrı bir şey. Çünkü benim ülkemde en önemli spor futboldur ve bu, ülkemizi tanıtmanın en önemli yollarından bir tanesidir. Müslümanları ve Hristiyanları bir araya getiren en önemli konu belki de Nijerya'da bu...

-Bu yıl Bolton'un hedefi nedir?
OKOCHA: Bolton'un şu andaki en önemli hedefi Premier Lig'de kalıcı olarak iddialı bir konuma gelebilmek. Bu yıl geçen sezondan farklı olarak daha hazırlıklıyız ve daha çok kendimize güvenimiz var. Benim için de önemli; çünkü geçen yıl 7 gol atmıştım, şimdi daha çok gol atmak istiyorum.

Jardel'e övgü

-Mario Jardel'in Bolton'a yardımcı olacağına inanıyor musunuz?

OKOCHA: O dünya çapında bir oyuncu. Futboldaki başarıları su götürmez bir gerçek. O Michael Owen gibi gerçek bir yırtıcı. Sadece biraz kilo problemi var. Bizimle mutlu olduğuna inanıyorum.
-Almanya, daha sonra da Türkiye. Orada oynamanın en güzel tarafı neydi?

OKOCHA- Ben en çok Türkiye'de futbol oynamayı sevdim. Ne Almanya, ne de Fransa bana Türkiye'de hissettiğim gibi evimde hissettiremedi. Bu harika bir duygu. Orada yaşayan insanlar tıpkı Nijeryadakiler gibi sıcakkanlı ve dost canlısı.. 2 sezon Fenerbahçe'de oynadım, 60 gol attım ve bana kahramanmışım gibi davrandılar. Fenerbahçe'nin en büyük rakipleri Galatasaray ve Beşiktaş'ın taraftarları da bana bundan dolayı hediyeler vermişti.
-PSG size 17 milyon dolar verdi, ancak hırçın bir yapı sergilediniz. Yanlış giden neydi?

OKOCHA: Ben bir kulübe top oynamak için giderim, başarılı olmayı hedeflerim ama burada böyle olmadı. Çok tutarsız bir takım. O imzayı hiç atmamış olmayı tercih ederdim. Can sıkıcı günlerdi. Antrenörleri yeniydi ve herşey çok korkunçtu. En kötüsü de Anelka, Mboma, Simone, Worns, Robert ve Ronaldinho gibi futbolcularını satmak zorunda kalmıştı.

Julie benim her şeyim

-Kariyerinizde sözü geçen kişi kimdir?
OKOCHA: Eşim Julie , hayatımda her konuda söz sahibidir. 21 yaşındayken bir arkadaşımızın düğününde karşılaştık ve ilk bakışta aşık olduk. Bu arada Almanya'ya gitmek üzereydim. Ama o benimle gelmek istemedi. Çünkü okuyordu. Uzun süre sadece telefonda konuştuk. Bolton'a geldiğimizde ise ilk 10 maçım çok kötüydü. Çünkü sakatlanmıştım. Ama bana herzamanki gibi o destek verdi. O, tüm zorluklara göğüs germemi sağladı.

-Çocuklarınız hayatınızı nasıl etkiledi?
OKOCHA: Beş yaşındaki kızım Daniella ve 18 aylık oğlum A-Jay hayatımın tek anlamı. Onlar Tanrı'nın eşim aracılığıyla verdiği bir armağan. Düşünsenize kendi kanınızdan bir varlık. Bu şahane bir duygu. Futbol da önemli, ama benim için her zaman en önemli şey ailem olacak.
-Futbol dışında nasıl rahatlıyorsunuz?
OKOCHA: Futbol tüm günümü alıyor. Ama vakit bulabildiğim kadarıyla ailemle zaman geçirmeye çalışıyorum. Julie'yle beraber çocukları alıp ya sinemaya ya da yemeğe gidiyoruz. Çin ve İtalyan yemeklerine bayılıyoruz.
-Son olarak spor arabalara karşı tutkunuz vardı. Şu anda hangi arabayı kullanıyorsunuz?
OKOCHA: Şu anda Ferrari, hızı severim ama hız sınırını hiç aşmadım. Gücümü tamamen futbolda harcamayı seviyorum. Bu saatten sonra ailemi de kendimi de tehlikeye atamam. (Four Four Two)

Hiç yorum yok: